Asanın yılana dönüşmesi konusunda bilgi eklemek gerektiğini düşündüm. Olay aslında illüzyon, Sermet Erkin’le büyüdüm ben, şapkadan sürekli tavşan çıkıyordu :) Sonra Aref geldi, gözümüzün önünde kaşığı eğdi falan.
Latife bir yana, Hz.Musa’nın olayında Firavunun bir sürü sihirbazı var ve güya topluma onların sihirli güçleriyle, illüzyon ile hükmediyor. Toplanan en yetenekli sihirbazlar Hz. Musa’nın karşısında da bu şekilde bir gösteri yapıyor ve Musa’da şaşırıyor aslında, çünkü onun illüzyonla ilgili bir bilgisi/yeteneği vs yok. Tabiki arkasında Allah olduğun için, merak etme sen de asanı yere bırak diyor, yani bir tür o iş bende diyor. Musa asasını yere bıraktığında da daha büyük bir illüzyon gerçekleşiyor ve diğer yılanları yutuyor.
Peygamber mucizeleri yaşandığı dönemdeki insanları şaşkınlığa uğratacak şeyler, kendi zamanının ötesinde şeyler. Biz ise bugün sihirbazlığı gösteri olarak görüp, nasıl yapılıyor diye çözmeye çalışıyoruz, çünkü farklı bir çağdayız.
Hatta kutsal emanetler ne kadar gerçek bunu da sorguluyoruz. Ben de bir çok kalıntının gerçek olup olmadığını düşünüyorum, Hz.Muhammed’e ait olduğu söylenilenler dahil. Elbetteki toplumda hiç sorgulamadan inananlar da mevcut.
Musa olayına dönersek, Allah sorgulayın diyor, firavunun yaptığı şey sihirbazlık o tanrı olamaz diyor, ona kanmayın diye ispat ediyor ve oradaki sihirbazlar olayın ehli oldukları için konuyu çok iyi anladıklarından iman ediyorlar.
Toplumda mucizeler vs abartılı bir gerçeklik ile anlatıldığı için bugünkü bakış açısıyla saçmaymış gibi gelebiliyor, bu aslında bilgi eksikliğinden kaynaklanıyor. Ama işte mesela illüzyonu bilmeyen bir hacı amcayı da öyle kabul etmek gerekiyor belki.
0